Güncelleme Tarihi: 28 Haziran 2018

Gösterim: 5801

Üniversitemizde Uluslararası Uygulamalı Ekonomi ve Sosyal Bilimler Kongresi (ICEESS) Başladı

Üniversitemizde 27-28 Haziran tarihlerinde devam edecek olan Uluslararası Uygulamalı Ekonomi ve Sosyal Bilimler Kongresi (International Conference on Empirical Economics and Social Sciences - ICEESS) başladı. İki gün sürecek kongrede 115’i İngilizce olmak üzere toplamda 461 bildiri sunulacaktır. Kongrede yurt dışından Endonezya, Kosova, Pakistan, Güney Kore, Malezya, KKTC, Vietnam, Amerika Birleşik Devletleri, Hong Kong, Libya, Tunus, Cezayir, Suudi Arabistan, İngiltere ve İran'dan çok sayıda akademisyen katıldı.

Konferans Düzenleme Kurulu adına konuşan, Konferans Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Burak Darıcı, başta Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir olmak üzere kongrede katkısı bulunan herkese teşekkür ederek konuşmasına başladı. Darıcı, “Yaklaşık dört beş yıldır bilimsel akademik dergi işiyle uğraşıyoruz ve bu konuda tecrübe edindik. Bu alanda özverili çalışmalarımızın çok güzel geri dönüşlerini aldık. Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in sağlamış olduğu destek ve güveni boşa çıkarmamak adına çok fazla çalıştık. Bundan sonraki amaçlarımız arasında kongrenin devamlılığını sağlamak, kaliteli platformlar oluşturmak ve uluslararası kitap çıkarmak yer almaktadır. Ayrıca birkaç ay içerisinde kendimize ait özel bir dergi çıkarmayı,  interaktif bir kongre ve workshop düzenlemeyi planlamaktayız. Kongreye katılım sağlayan tüm akademisyenlere teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum.’’ dedi.

Kongrenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, “Uluslararası Uygulamalı Ekonomi ve Sosyal Bilimler (ICEESS’18) Kongresi’nin gerçekleşmesinde büyük emekleri geçen Doç. Dr. Burak Darıcı’ya, Doç. Dr. Hasan Murat Ertuğrul’a ve düzenleme kurulundaki tüm arkadaşlarımıza çabaları için teşekkür ederim.” diyerek sözlerine başladı.

Sözlerine devam eden Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, “Genç bir üniversite olarak böyle güzel bir organizasyona destek vermekten, ev sahipliği yapmaktan ve siz değerli araştırmacıları bir araya getirmekten dolayı duymuş olduğum büyük mutluluğu ifade etmek istiyorum. Şu an gerçekleştirilen ve sürekli hale gelecek olan bu kongre, genç üniversitemizin desteklediği en geniş katılımlı kongreler arasına ismini şimdiden yazdırmıştır. Uygulamalı Ekonomi ve Sosyal Bilimler Kongresi’nin, farklı disiplinlerden araştırmacı ve bilim insanlarını geniş katılımcı kitlesi ile bir araya getirerek bilim dünyasına çok önemli katkılar sağlayacağı kanaatindeyim.’’ dedi.

Kongrenin içeriği hakkında bilgi veren Rektörümüz, “Ana temasını oluştururken her ne kadar Uygulamalı Ekonomi olarak yola çıksak da ekonomi biliminin sosyal yönünü göz ardı etmeden diğer sosyal bilimlerle etkileşimini ortaya koyabilmek adına diğer sosyal bilim dallarına ait çalışmalar da kongre başlıkları arasına alınmıştır. Böylelikle hem ekonomik hem de toplumsal sorunlara dair bilimsel çalışmaların sunularak, tartışılarak bu sorunlara çözüm önerileri sunulmasını ve politika geliştirilmesine katkı sağlanmak istenmiştir.

Uygulamalı Ekonomi, ekonomiye ilişkin verileri analiz edip yorumlayabilen ve bu bilgiyi sağlık, çevre, iletişim, enerji, ulaşım ve finans gibi farklı sektörlerde kullanabilen ve giderek daha da popüler hale gelen bir araştırma alanıdır. Teori ve yöntemleri günlük hayatta karşılaşılan örneklerle bir araya getirir. Bu yüzden, Uygulamalı Ekonomi araştırmaları günlük yaşamımızdaki pratiklerin sistematik bir analizini oluşturmaktadır.

Kongre başlığının diğer yarısını oluşturun Sosyal Bilimler ise, gerçek dünyanın yönünü belirleyen ve toplumları olası ekonomik problemlere ve onların toplumlar üzerinde yaratacağı çeşitli etkilere karşı hazırlamaktadır. En geniş anlamıyla insan davranışını sosyal ve kültürel yönleriyle inceleyen herhangi bir disiplin veya branş anlamına gelmektedir. Sosyal Bilimler, her biri büyük oranda bağımsız araştırma alanı ve araştırma yöntemine sahip olan ekonomi, sosyoloji, antropoloji, coğrafya, politik bilimler ve sosyal psikoloji alanlarını içermektedir. Yapılacak sunumlar ve değerli araştırmaların son günlerde hassas bir dönemden geçen ülke ekonomimiz için de bir yol haritası oluşturulmasına fayda sağlayacağını değerlendirmekteyim.’’ ifadelerini kullandı.

Sözlerine devam eden Rektörümüz, “Üniversitemiz henüz 3. yılını geride bırakmış olan genç, iddialı ve emin adımlarla yoluna devam eden bir üniversitedir. Arzu ettiğimiz hedeflere ulaşmak için gayret gösteriyoruz. Birçok anlamda diğer üniversitelerden daha da ileri seviyelere ulaştığımızı düşünüyorum. Üniversitemizde 8 fakülte, 1 yüksekokul, 6 meslek yüksekokulu ve 4 enstitümüz var. 10000 öğrencimiz, 450 akademik ve idari personelimiz ile eğitim-öğretim faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Bu yıl ve gelecek yıl mayıs ayında bitecek olan inşaatlarımız var. Üniversitemizin yer konusunda sıkıntısı bulunmamaktadır. Geçtiğimiz yıl içerisinde 13  ulusal ve uluslararası kongre ve sempozyum gerçekleştirdik. Bu yıl içerisinde de toplamda 27 kongre ve sempozyum gerçekleştirmekteyiz. Bunlardan 6’sı Bandırma’da, diğerleri ise yurt içi ve yurt dışında birçok şehirde gerçekleştirilmektedir. En sonuncusu ise geçtiğimiz hafta içerisinde Budapeşte’de düzenlenmiştir.  İlerleyen zamanlarda ise Özbekistan Buhara’da önemli bir uluslararası konferansı gerçekleştireceğiz. Ayrıca Bandırmamızın kurtuluş tarihi olan 17 Eylül’de de üç gün sürecek bir konferansa ev sahipliği yapacağız. Düzenleyeceğimiz konferanslarda sizleri de aramızda görmek isteriz. Yabancı öğrenci başvurularımız başladı. Çok sayıda yabancı öğrenci bekliyoruz. Üretkenlik anlamında akademik teşvik sıralamasında 108 devlet üniversitesi içinde 25. olduk. Üniversitemizde şu an için ön lisans ve lisans olmak üzere 71 bölüm ve programımız bulunmaktadır. Sizlerin de desteğiyle Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi yakın zamanda arzu ettiği hedeflere ve yerlere ulaşacaktır.’’ dedi.

Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, konuşmasını katılımcılara teşekkür ederek sonlandırdı.

Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir’den sonra söz alan Sermaye Piyasası Kurulu Başkan Vekili Doç. Dr. Talat Ulussever, “Katılımcı olmaktan büyük mutluluk duyduğum genç ve dinamik nitelikli kurumlarımızdan olan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirdiğiniz kongrede sizlere teşekkür ederek konuşmama başlamak istiyorum. Üzerinden 10 yılı aşkın süre geçmesine rağmen yaşanan kriz etkisini devam ettirmektedir. Finansal alanda küreselleşme sürecinin bittiğinden bahsetmek söz konusu değildir. Yaşanan kriz dünyaya ders niteliğinde olmuştur. Gelişmekte olan ülkelerin birbiriyle daha sıkı ilişkiler içinde olduğunu ve dünya finans sisteminin daha da geliştiğini görüyoruz. Bunun sebebi teknolojik gelişmelerin sınır ötesi haraketliliği artırmasıdır. Finansal işlemleri gerçekleştiren olumlu gelişmeler büyüme sonucuna olumlu yansımıştır.’’ dedi.

Ulussever, “Son dönemde artan ticaret savaşları ve korumacı politikaları yatırımcılara risk oluşturmaktadır. Finansal kriz sonrası gelişmiş ülkelere olan olumlu durumun değiştiğini görmekteyiz. Dünyada ekonomik aktivitenin 2016 yılının ikinci yarısından itibaren toparlandığını görüyoruz. IMF tahminlerine göre 2017 yılında dünya ekonomisi en hızlı büyümeyi gerçekleştirmiştir. 2018 sonrası ise yavaşlamaya başlaması beklenmektedir. Kredilere dayanan mevcut sistem son on yılda küresel borç stokunu 20 katına kadar artırmıştır. Küresel borçlanma dünyasında çözüm daha adil ve insani bir sitemin oluşturulmasıdır. Konjonktürel çözümlere ve politikalara odaklanılması lazım. Kongrenin ufuk açıcı, vizyon ve perspektif geliştirici olmasını temenni ediyorum ve sizleri saygılarımla selamlıyorum.’’ diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Ulussever’den sonra söz alan Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK) İkinci Başkanı Yakup Asarkaya, “Ülkemizde finansal hizmetlerin yeri ve önemi belirginleşmiştir. Nitelikli beşeri sermaye bankalar için önemlidir. Sektörde toplam çalışan sayısı yüzde 3.4 artarak 2800 kişiye ulaşmıştır. Sektörde çalışanların eğitim düzeyi incelendiğinde lise mezunlarının 5 puan azaldığı, lisans ve doktora mezunlarının ise yüzde 8’e yükseldiği görülmektedir. Bankacılık sektörünün müşterilerinin eğitim seviyesi ve beklentilerinin yükselmiş olması ve bu beklentilerin karşılanması ihtiyacı, çalışanların eğitim düzeyinin de artması sonucunu doğurmuştur. Hükümetimiz finans sektöründe beşeri sermayenin geliştirilmesi ve nitelikli insan sermayesinin geliştirilmesini öncelemektedir. İleri düzey yabancı dil bilen, lisans ve lisansüstü eğitim almış çalışan sayısının artırılması, sektörün rekabet gücünü olumlu etkileyecektir.’’ dedi.

Konuşmasının devamında Asarkaya, “Bankacılık sektöründeki son gelişmeler; iki yıl önce yaşanan darbe girişimi ve devam eden süreç, bölgesel jeopolitik konumumuz, ani kur değişimleri gibi yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen mikro ve makro tedbirlerle olumlu değişimler sağlanmıştır. Sektörümüz güçlü yapısını korumaya devam etmektedir. Sürdürülebilir güçlü sermaye yapımız ülkemizi gelecekte yaşanabilecek olumsuz etkilere karşı koruyacaktır. 2002 yılında 213 Milyar TL toplam aktif yükü, 2018’de 3.4 Trilyon TL’ye ulaşmıştır. Olumsuz piyasa koşullarına rağmen büyüme potansiyelini sürdürmekteyiz. 2001 krizi sonrasında sektör ekonominin finansmanı olan gerçek hizmetine yönelmiştir. 2014 yılından itibaren faizsiz finans stratejisi sayesinde kamu katılım bankaları kurulmuş, vergi uygulamalarından sermaye piyasalarına kadar çok sayıda düzenleme yapılmıştır.  Bu düzenlemeler sektörün büyümesine önemli katkılar sağlayacaktır.’’ diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Asarkaya’nın konuşmasından sonra söz alan Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İşletme Bölümü Öğretim Üyesi ve Energy Economics Dergisi Editörü Prof. Dr. Uğur Soytaş, “Sürdürülebilirliğin 3 Boyutu ve Enerji: Çete’’ konulu sunumunu gerçekleştirdi. Soytaş sunumunda, “Enerji, çevre, ekonomi ve toplumu bütünsel anlamda bakarak yorumlamamız gerekiyor. Her faktör, diğer faktörü etkiler ve etkilenir. Enerji aslında yokluğunda kendini belli ediyor. Elektrikli aletler yaşamımıza öyle girmiş ki, yeni nesil enerji bağımlısı olmuş durumdadır. Beaudreau, ‘1998 yılında enerji ekonomik analizin unutulmuş faktörüdür’ tespitini yapmıştır. Enerji için yapılan çalışmalardan dolayı dünya tarihinde giderek daha fazla insan yaşamını yitirmektedir. Fizik alanında iş, enerji ile tanımlanıyor. İktisata baktığımızda üretim fonksiyonunda enerji bir faktör olarak yer almıyordu. Enerji faktörünün devreye girmesiyle diğer faktörlerin öneminin azaldığını görüyoruz. Ekonomik büyümenin doğal kaynağa ve sermayeye etkisi göz ardı ediliyor. Ekonomide ilk defa üretim fonksiyonu ve karşılıklı etkileşime izin veriliyor. Enerjinin ekonomiye pozitif etkisinin iş gücünden daha önde olduğu savunulmaktadır.’’ dedi.

Soytaş, “Çevre hususunda ele alınan konu iklim değişikliğidir. Çevresel Kuznets, ülkeler ilk başta büyüme etkisiyle çok fazla kirletirler, daha sonra büyümenin etkisiyle daha temiz hava ve temiz çevre isterler. Bu doğrultuda politikacılara baskıda bulunurlar. Küresel ısınmadan ve iklim değişikliğinden bahsederken önemli olan toplam emisyondur. Toplumun ne zaman, ne istediğine yönelik varsayımlar, hesaba katılan ekonomik büyüme, Reel GSYİH’daki artıştır. İnsanlar tercihlerini piyasada alım-satım yaparak belirliyorlar. Toplumsal boyutta enerjinin açlık, fakirlik, sağlık gibi birçok alana etkisi vardır. Ekolojik iktisat yaklaşımında ekonomi toplumsal sistemin bir alt sistemidir. Toplumsal sistem de ekolojik sistemin bir alt sistemidir. Politika ise sadece ekonomik etkinliği değil, sürdürülebilirlik ve eşitliği de göz önüne almaktadır. Dolayısıyla bu etkenlerin hepsini bir arada ele almak gerekiyor. Sayın Rektörüm başta olmak üzere Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesine böyle bir kongreye ev sahipliği yapmasından dolayı teşekkür ediyorum.’’ diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Soytaş’ın konuşmasından sonra söz alan Bank of China Türkiye A.Ş. İç Kontrol ve Uyum Direktörü Ferhun Ateş, “Bankacılık sektöründeki genel görünüme değinmek istiyorum. Global ve ekonomik finansal görünüme baktığımızda, 2018 başından bu yana küresel ekonomi ve finansal piyasalardaki büyük dalgalanmalara ve ticaret savaşlarının tehdidine rağmen istikrarlı bir şekilde iyileşme kavramını sürdürmüştür. Önümüzdeki dönemde de küresel ekonominin iyileşmeye devam ederek, 2018 yılında yıllık %3,4’lük büyüme oranına ulaşacağı tahmin edilmektedir. Küresel ekonomik görünümün büyük güçler arasındaki ekonomik, ticari savaşlar ve politika ayarlamaları tarafından yeniden şekillenmesi beklenmektedir. ABD ve Asya Pasifikteki müttefikleri İpek Yolu Ekonomik Kemeri projesine alternatif olarak ortak bir bölgesel alt yapı planını desteklemektedir. ABD’nin uzun ve orta vadeli faiz oranlarındaki beklenen artışların önümüzdeki dönemde dünya ekonomisinde bir dizi etkisi olması beklenmektedir. Küresel bankacılık sektörü 2018 ilk çeyrekte önemli ölçüde büyüme kaydetmiştir. Türk bankacılık sektöründe geçtiğimiz yıla göre bir miktar azalmakla birlikte, bir önceki yıla göre yaklaşık %17, yılın ilk üç ayında ise %3,6’lık bir büyüme gözlenmiştir. 2018 yılı mart ayı itibariyle kur etkisinden arındırılmış toplam kredi büyüme oranı %17 seviyesinde gerçekleşmiştir.’’ dedi.

Ateş, “Bank Of China’nın kuruluşu 1912 yılına dayanmaktadır. 1912’den 1949’a kadar ülkenin merkez bankası, uluslararası değişim bankası, uzmanlaşmış uluslararası ticaret bankası olarak art arda hizmet vermiştir. Küresel bazda dünyanın 4.  büyük bankasıdır. Ayrıca Çin’in uluslararası ticaret bankası ve ülkenin kilit dış finansman kanalıdır. Bankacılık sektörü yapılan reformsal hareketlerin etkisiyle sermaye ve karlılık anlamında güçlü büyüme sağladı. Yaşanabilecek ekonomik kriz ve dalgalanmalarda sorun yaşamayacağız. Kongrenin bundan sonraki bölümünün başarıyla geçmesini temenni ediyor ve hepinize teşekkür ediyorum.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, kongrenin açılış bölümünün sonunda konuşmacılara plaket ve Bandırma vapuru maketi takdim etti. Ayrıca her konuşmacı için TEMA Vakfı aracılığıyla Denizli Sundurlu Hatıra Ormanı’na 5’er adet fidan bağışlandı.

Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in kongrenin ana sponsorları Halkbank adına Halkbank Bandırma Şube Müdürü Yusuf Ekşi’ye ve Bandırma Ticaret Odası adına Genel Sekreter Serap Özdemir’e de teşekkür ederek plaket ve Bandırma vapuru maketi takdimi ile kongrenin açılış bölümü sona erdi.